1980 yılının sonlarına doğru NASA bilim adamları Merkür gezegeninin çevresini dolaşmak ve araştırma yapmak için bir uzay sondası projesi tasarladılar. Merkür’ün en büyük problemi Güneş’e yakın olmasından kaynaklıdır. Bu sebeple yapılacak uzay sondasının merceklerinin yüksek sıcaklıkta erimesinden kaygı duyulmaktaydı. Sadece ne var ki NASA bilim adamlarının icat ettikleri “Messenger uzay sondası” gezegeni araştırmak için görevlendirilmişti bile.
Samanyolu galaksisinin Güneş’e en yakın ve minik gezegeni Merkür’dür. Sadece Merkür’ün milyarlarca yıl önce (ortalama 5.4 milyar yıl önce) Mars kadar hacmi vardı. Sadece uzayda (tıpkı dünyamızın oluşması benzer biçimde) Merkür’e ay büyüklüğünde bir meteorun (veya kuyruklu yıldızın) çarpmasıyla dış tarafındaki katmanı kırıldı ve günümüzdeki minik halini oluşturmuştur.
Günümüzde bilim adamlarının bu gezegenin üstünde yapmış olduğu araştırmalar Merkür’ün ürettiği manyetik alan ile dünyanın manyetik alanı anlaşılmaktadır. Dünyadaki manyetik alan çalışmalarının birçoğu Merkür göz önünde bulundurularak bulunmuştur. Doğrusu özetlemek gerekirse Dünyadaki manyetik alanı anlayabilmemiz için ilk başta bu minik gezegenin manyetik alanını anlamamız gereklidir. Diğer kaya yapılı gezegenlerle karşılaştırıldığında Merkür, fazlaca büyük bir metal çekirdeğe bağlıdır. Yüzeyi tıpkı Ay’ın yüzeyine benzemektedir. Ek olarak Merkür’ün hiçbir uydusu yoktur.
Merkür gezegeni aslen bir yıldız veya güneş benzer biçimde fazlaca parlak bir yapıya haizdir. Bu yüzden bu parlaklık yardımıyla o denli uzakta ve minik olmasına karşın Dünyamızdan gözükmektedir. Merkür’e Dünyadan bakıldığında 100 yılda yalnız 13 kez gözükmektedir. Bunun sebebi güneşin arka tarafına geçmesinden dolayı olmaktadır. Merkür güneşin etrafını tam olarak 88 günde dönmektedir. Bunun sebebi ise Güneşe yakın olmasından meydana gelmektedir. Saniyede 50 km hızla dönerek galaksimizde en süratli hareket eden gezegendir.
Merkür’ün Atmosferi
Merkür gezegeninin atmosferinde genel olarak potasyum ve sodyum atomları egemendir. Potasyum ve sodyumun birçok kısmı ilk başta çarpan kuyruklu yıldızdan oluşmaktadır. Bu atomlar genel olarak gezegenin yüzeyinde olmaktadır. Alt noktalara gidildikçe potasyum ve sodyum miktarı düşmektedir. Sadece günümüzde Merkür’ün güneşe yakın olmasından ve dolayısıyla sıcaklıktan etkilenmesinden dolayı potasyum ve sodyum miktarı da azalmaktadır.
Merkür’de büyük bir metalik çekirdek vardır ve bu bizlere gezegenin genel olarak demirden oluştuğunu göstermektedir. Bu durumdan kaynaklanarak Samanyolu galaksisinde en fazlaca demir bulunan gezegen Merkür’dür.
Merkür’ün Güneş’e uzak olan tarafı -173°C’dir. Güneş’e yakın olan tarafı ise 427°C’dir. Bunun sebebi ise gezegenin sıcaklığını düzenleyen bir atmosfer yapısından meydana gelmektedir.
Post Views: 370